Okuduğunuz bu blog yazısı, arama motorlarından internet siteme gelen ziyaretçi kayıtlarındaki “arama kavramlarının” (search keywords) incelenmesi ve yorumlanmasına dayanarak oluşturduğum yeni bir yazı tarzının ikinci örneğidir.

Amacım, soru kipinde yapılan aramalar için (mizahi karakter de taşıyabilen) cevaplar oluşturmak; serbest okurlar İnternet’te yapılan aramalar hakkında bilgilenirken, meraklılarının da bu aramalarla ilgili (blog yazısı kadar uzun yazılamayan) fikirlerimi öğrenmiş olmalarıdır.

Konu hakkında daha fazla bilgiyi buraya tıklayarak alabilirsiniz.

Gelenler ne aramışlar?

Resim: synapticsystems.com

Resim: synapticsystems.com

“17 deveye 1 eklenen hikaye”

Aslında bir doğrusal programlama probleminin hikâyeleştirilmiş hali. Blogumun şuradaki yazısında yer vermiştim. Muhtemelen, okuyan biri tekrar aramada bulunmuş veya birine aramasını önermiş. Bu arada, doğrusal programlama endüstri mühendislerinin en çok işine yarayan araçlardan biridir.

“kurumsal swot analizi”

SWOT analizinin kurumsal boyuta taşınmış hâlidir. Kurumsallaşma sürecine başladığımız şirketlerde ilk aşama olarak başvurduğumuz mevcut durum analizinde yer alan alt analizlerinden en önemli olanıdır. Gerekli kişilerden oluşan kapsamlı ve bir gün süren bir beyin fırtınası ile yapılır. Konu kurumsallaşma süreci olmasa da, düzenlenmesinde büyük fayda vardır. Şirketin güçlü ve zayıf yönleri ile ilgili yapılması gerekenlerin belirlenmesini sağlar.

“bir elektrikçi kartviziti nasıl olmalı”

“Elektrikçi de mi kartvizit kullanacak?” demeyin. Merak eden kişiyi kutluyorum. İlgili şu makaleme gelmişler. Öğrenmelerinde fayda var. Üzerinde fiş, priz ve kablo resimleri bulunan banal ürünlerden kurtuluruz belki.

“bürokrasi sorunlarından markalaşma nedir”

Markalaşmanın bürokrasi olarak görülmesi ne acı değil mi? Sanırım her yeni kavramı bürokrasi haline getirmekte mahiriz. Bu kulp bu kavrama yakışmadı ama hep yanlış uygulamalar yüzünden.

“bir şirketde ustabaşı isciye vurursa ne yapmalı işci”

Evet, böyle sorunlar da var. Ne yapmalı şimdi işçi? Hakkını aramalı elbette. Bunun ciddi ciddi araştırılması iyi de, şiddetin gittikçe yayılması ne acı değil mi?

“ellisinde üniversite okunur mu”

Okunmaz! Geçin o “okumanın yaşı yoktur” hikâyelerini. Bal gibi var. İstisna sayılabilecek örnekler olabilir ama sistem ellisine kadar adamın posasını çıkarıyor. O hâl ile üniversite okuyacak enerjiyi bulmak zor. Ama öğrenmenin yaşı yok, bu kesin. Daha az yoğun öğrenme faaliyetleri yanında gezin, tozun derim.

“endüstri mühendisi veya lise mezunu”

Soru şu yazımda anlattığım olayla ilgili. Sanırım okuyan biri tekrar bulmak istemiş. Endüstri mühendisi veya adaylarının okumasında fayda var.

“grup halinde zihin haritaları tekniği yapmak”

Özellikle workshop dediğimiz atölye çalışmalarında çok fayda verecektir. Bu tür toplantılar iyidir ama çoğu zaman hasat edilen fikirlerin organize edilmesinde zorlanılır. Zihin haritalama hakkında buradan bilgi alınabilir.

“hazır organizasyon şemaları”

Bir şeyin hazırının aranması, bana hep tembelliği çağrıştırmıştır. Bu çaba birbirinin kopyası ürünlerin çoğalmasını sağlıyor. Arkadaş, bulduğu ve beğendiği bir organizasyon şemasını şirkete çakmaya çalışacak gibi. “Çalıştığı şirketin işi zor” derim.

“hiyerarşik sistem yerine yatay organizasyona geçmek”

Hiyerarşiden uzaklaşmak için çözüm arayışı çok güzel ama arayan arkadaşın kulağına buradan fısıldamış olayım: “Yatay organizasyon şemaları geçen onyılın icadıydı ve geride kaldı.” Artık çağa, ağ tipi yapılanma daha fazla oturuyor. Daha iyisi bulunana kadar tabi.

“kartvizit nerelerde kullanılır”

Eskiden arkasına “Hamili kart yakınımdır” yazılıp, tanıdığı birini işe giriş için göndermeye yarardı. Birini işe sokmanın yanı sıra fors da yapılmış olurdu. Şimdilerde özgeçmiş veya (ikisi ayrıdır ama) CV denilen belgelerin referans kısımları kullanılıyor.

“kurumsal çalışma nasıl yapılır”

Bir önceki yazımda da bahsettiğim üzere, “kurumsal” kelimesi ile en çok kullanılan kelimeler “çalışma (veya mesai)” ve “memnuniyet”. Yazıda çalışma konusuna değindim. “Memnuniyet” de kısmet olursa daha sonra.

“sayın hasan baltalar electre ve dematel anlatabilir misiniz?”

İfadedeki nezakete bakar mısınız? Arkadaş bana bu isteğini, e-posta yazmak yerine arama yaparak iletmek istemiş. Mesaj vermiş yani. Fırsat bulduğumda yazılacaklar listesine eklemeliyim.

“unvan olmadan kartvizit”

Bana göre olmaz! Kartvizitle ilgili makalemde göreceksiniz, davulcunun bile bir unvanı var

“yıldönümümüzü ayrı mı geçircez”

Bu aramayla benim evlilik yıldönümümüzü yazdığım yazıma gelmişler. Hüzünlendim inanın. “Allah kavuştursun” diyeyim

Devamı var…