Paylaşın!
E-Atıklarınızı ne yapıyorsunuz?
Hasan Baltalar
14 Kasım 2011 Pazartesi
9470 Görüntülenme
4 Yorum

Türkiye Bilişim Derneği’nin geçen ay Ankara’da organize ettiği ve kısa adı “Bilişim 2011” olan, 28. Ulusal Bilişim Kurultayı’nın üç oturumuna katılarak izledim. Bunlardan biri, “Elektronik Atık Yönetimi” isimli paneldi. Panelin konusu, dünyada ve Türkiye’de elektronik atıkların geri dönüşümü, toplanması, bertaraf edilmesi ve yasal mevzuatı üzerineydi. Panelistlerin anlattıklarından oldukça faydalandım ve farkındalığı arttırarak konuya bir nebze katkıda bulunabilmek amacıyla bu yazıyı yazmaya karar verdim.

Aslında konu toplumda hak ettiği ilgiyi görmüyor. Katıldığım diğer iki panelin biri girişimcilik üzerine idi. Boş sandalye kalmadığı için salonun yan ve arka duvarları önünde ayakta izleyenler vardı. Panelistlerden birisi izleyenlere bir soru yöneltti: “Aramızda kaç tane girişimci var acaba?”. Bu soruya karşılık havaya kalkan el sayısı iki elin parmak sayısını geçmedi. Tıka basa dolu bir salon ve konuyla doğrudan ilgili on kadar kişi. Oysa elektronik atık yönetimi panelinin yapıldığı aynı salonda, başlangıçta bulunan 50 kadar kişinin yarısı “konu açmadığı için” kısa bir süre sonra salonu terk etti.

Terk etmeyenler neler öğrendi? Özetle anlatayım:

E-Atık Kavramı

İçinden elektrik geçen ürünlerin, kullanım ömrü dolduğu andaki tüm parçaları, unsurları ve içerdiği sarf malzemeleri “Atık Elektrikli ve Elektronik Eşya” (AEEE veya E-Atık) olarak adlandırılıyor. Kullanım ömrünü tamamlamış ya da demode olmuş e-atık sınıfındaki her türden eşyaların, uygun yöntemlerin kullanılması ile hammadde olarak tekrar üretim proseslerine katılmasına “geri dönüşüm” deniliyor. Bu kavramın “geri kazanım” kavramından farkı ise atıkların özelliklerinden yararlanılarak içindeki bileşenlerin fiziksel, kimyasal veya biyokimyasal yöntemlerle başka ürünlere veya enerjiye çevrilmesinin söz konusu olmaması oluyor.

b112i001.png
E-Atık Örnekleri
b112i001.png
E-Atık Örnekleri

Rakamlar ne diyor?

Biraz istatistiklere bakalım: 2009 yılında TÜİK tarafından duyurulan rakamlara göre Türkiye’de bir kişinin günlük olarak ürettiği katı atık miktarı 1,21 kg. Nüfusu 75 milyon kabul edersek, yıllık evsel katı atık miktarı: 33.123.750 milyon ton ediyor. Bunun içinde yer alan e-atık miktarı %1 olarak öngörüldüğünde ise, geri kazanılabilir e-atık miktarı 331.238 ton olarak karşımıza çıkıyor. Araştırmalara göre halkımızın %68’i e-atıklarını atmıyor.

Takdir edeceğiniz gibi bu çok önemli rakamlar, işin ekonomik kayıp boyutuna işaret ediyor. Panelde (floresan lamba gibi) bazı e-atıkların içerdiği kimyasal maddelerin, diğer atıklarla birlikte bertaraf edilmesinin toplum sağlığını tehdit ettiğine de vurgu yapıldı.

Ne yapılabilir?

“Atık Elektronik ve Elektrikli Eşyaların Kontrolü Yönetmeliği” ile kamusal düzenleme yapılmış. Ayrıca bu konuda faaliyet gösteren özel şirketler de var. Bu yazıdaki rakamlar ve tüm teknik bilgiler, onlardan biri olan ve panele katılan “Akademi Çevre” Satış ve Pazarlama Müdürü Sn Dinçer Koçer’den alındı. Katkıları için kendisine ve şirketine teşekkür ediyorum.

b112i002.png
Atık Elektronik ve Elektrikli Eşyaların Kontrolü
b112i002.png
Atık Elektronik ve Elektrikli Eşyaların Kontrolü

İşin ekonomik ve sağlık boyutu, konu hakkında son derece bilinçli olmak gerektiğini gösteriyor. Ben kendi adıma evimde atıkları ayrıştırmaya çalışıyorum. Atık kâğıt kolimi zaman zaman bir çuvala doldurup, yakınımda bulunan bir merkezin çevre birimine teslim ediyorum. Gittiğim işyerlerinde de bunu anlatmaya çalışıyorum. Bir buçuk yıl önce fizik tedavisi aldığım FTR merkezinde atıklar o zaman ayrıştırılmaya başladı meselâ. Danışmanlık yaptığım firmalarda da öyle yapılıyor. Duyarlılıkları ve katkıları için onlara teşekkür ediyorum.

Ev veya işyerlerinde ortaya çıkan elektrikli ve elektronik atıkların, diğerlerinden ayrı e-atık kutularında biriktirilerek; sağlık ve çevre açısından oluşabilecek tehlikelerin azaltılması, doğal kaynakların korunması, enerji verimliliği ve ekonomiye katkı gibi konularda fayda sağlanabilir.


Lütfen sitenin kullanım politikasına uyun ve kaynak göstermeksizin alıntı yapmayın.
 Paylaşın!
 

Yorumlar

Hasan Baltalar
Üye
Comment
Teşekkür
Yorum 4 (26 Aralık 2011 16:46)
Abdullah Raşit Bey,

Kullanımı çok yaygın olduğundan, cep telefonu atığı konusu gerçekten çok önemli. Yazdıklarınıza panelde de değinmiştiniz ancak, rakamları not edemediğim için yazıma katamamıştım.

Bu eksikliği gideren katkınız için çok teşekkür ederim.
Abdullah Raşit Gülhan
Konuk
Comment
Cep Telefonu Atıkları
Yorum 3 (26 Aralık 2011 15:13)
Saygıdeğer Hasan Bey,

Öncelikle böylesine önemli bir konuyu değerlendirmeye aldığınız için çok teşekkür ederim.

Türkiye’ye başlangıçtan 2011 Eylül’üne kadar, yaklaşık 166 milyon adet cep telefonu ithâl edilmiştir. Halen kullanıcı sayısının yaklaşık 64 milyon olduğu düşünülürse, çekmecelerde çoğu kullanılabilir durumda olan 100 milyon adetten fazla cep telefonu bulunmaktadır. Bir sivil toplum örgütü olarak MOBİSAD, bu konuya duyarlı bir şekilde yaklaşmış ve değeri yaklaşık 26 milyar US Dolar’ı bulan bu gizli atıkların ekonomiye tekrar kazandırılması ve çevreye zarar vermememesi bakımından çalışmalar yapmıştır.

Teşekkür ediyor ve saygılarımı sunuyorum.

Abdullah Raşit Gülhan
MOBİSAD Genel Sekreteri
Serhat
Konuk
Comment
Hissetmek
Yorum 2 (22 Kasım 2011 22:05)
Hasan Bey, ben 30 yaşında bir elektrik bölümü mezunuyum. Okulda hocalarımın bana bu konu ile ilgili vermiş oldukları bilgileri hayal meyal hatırlar gibiyim. Düşünüyorum da, bu yaşa kadar bu konu üzerine çok dikkat etmemişim. Ama bu yazınızı okuduktan sonra daha çok özen göstereceğim. Sizinle de paylaşmak istedim.

Duyarlılığınız için teşekkür ederim.
Sabit Tunçel
Konuk
Comment
“Elektronik Atık Yönetimi Panelinden İzlenimler” hakkında
Yorum 1 (16 Kasım 2011 18:57)
Hasan Bey, merhaba!

Çok güzel bir konuya değinmişsiniz, tebrik ederim. Yazınızda bahsi geçen ve güncel hayatımızda sıklıkla kullandığımız elektronik malzemelerin geri dönüşümü, ekonomiye kazandırılması ve çevre koruması anlamında önemli bir konu. Bu bilincin en kısa sürede oturtulması ve sürecin de işletilmesi, temiz ve yaşanabilir bir gelecek için önemli.

Saygılarımla,
Sabit Tunçel

Yorumunuzla katkıda bulunun

  • Bilgi girilmesi zorunlu alanlar * ile işaretlenmiştir.
  • E-Posta adresiniz yayınlanmayacak ve aramızda kalacaktır.
  • Yorumunuz içinde, lütfen bağlantı (link) kullanmayınız.